Kız çocuklarından mutfağa girmeden büyüyenlerin en çok dertli olduğu konudur
yemek yapma işi, mutfakta büyüyüpte günün temposundan vakit bulamayıp yemek yapma işinden
dertli olanlar kategorisine girenlerin sayısı da az değil.Günümüzde kadınların da yoğun
olarak çalışması ve iş hayatına atılaması ile birlikte evin reisinin eve geldiği
zaman, şatafatlı sofraların kurulup dolmaların doldurulduğu, zeytin yağlı sarmaların
sarıldığı vakitler geride kaldı (Benim karı hala yapıyor diyen istisnalar çıkabilir arada,
ben genel olarak konudan bahsediyorum ona göre).
Hazır yiyeceklerin bolluğu, fast foodların çokluğuna büyük şehirlerin yoğun temposu,
zamanın sürekli kısıtlı ve yetersiz olması da eklenince sağlıksız beslenmeye ve obeziteye
doğru ülke olarak yelken açmış ilerliyoruz.İnsanların hazır gıda ve yiyeceklere yönelmesi
ile birlikte gözü doymayan yatırımcılarda bu sektöre müthiş yatırımlar yapıyor.Büyük
mağazalara uğradığınızda en üst katlar yemekler için ayrılmış, süslenmiş püslenmiş, hazır
gıdalarla tıka basa doldurulmuş buraya bir daldığınızda artık çıkamıyorsunuz, arada bir
serpiştirilmiş bazlama-mazlama tarzı mekanlarda gördüğünüzde aklınıza yöresel tatlar
geliyor olabilir fakat adam bazlamayı yapıp üzerine hakiki tereyağı sürmeyip içinde makina
yağı hariç içinde binbirtürlü element olana çakma yağdan sürünce ve içindeki peyniri
binbirtürlü üçkağıtla peynir haline getirilip bazlamanın içine peynir diye kattığını
gördükten sonra artık kafamda ben bunlarıda yöresel tatlar kategorisinden çıkardım ve
bunlarıda hazır gıda kategorisine aldım.Hazır gıda sektörünün tavan yaptığı yerde yoğun
yemek kokularının birbirine karıştığı anda midenizin kazındığını hissederek binbir türlü
yemek oyunu ile yapılmış hazır gıdaların içinde bulup dalıyorsunuz bir mekana
yemeği yedikten sonra garsonun gelipte efendim birde tatlı alırmısınız dediğinde milletin
birbirine bakıp birkişinin alalım dedikten sonra diğerlerininde sırayla bende
alabilirmiyim nidaları ile patır patır dökülmesinin ardından zaten full olan deponun
ziplenerek birazdaha yer açılması olayıda hakiketen şaşırtıcı, millet olarak doyumsuzuz,
hadis var kardeşim midenin 3/1'i boş kalacak diye, niye uymuyorsun? Tatlıyıda yiyip
deponun 3/1 lik toleransının tıkabasa dolması ile birlikte binbirtülü yemek
oyunları ile süslenip-püslenip göze hoş gelen yendiği anda lezzetli gelip,
sonradan rahatsız eden yemek çeşitleri ile mideyi şişirip üzerinede kol gibi hesabı
ödeyip elhamdülillah deyip yola koyuluyoruz.
Tamam amenna teknoloji ilerledikçe hayat kolaylaşıyor, buna diyecek birşeyimiz yok,
ilerleyen teknoloji sayesinde gıdaların raf ömrü de artıyor ama insan ömrü kısalıyor be
kardeşim!
O yüzden lütfen yediklerimize dikkat edilim, sağlığımıza dikkat edelim.
0 yorum:
Yorum Gönder
Belirtmek istediğiniz farklı konular varsa Burdan Yazabilrisiniz...